HAYIR DEMENİN TAM ZAMANIDIR
“Nerde demekrasi özgürlük hani
Olmayan şeylere var mı diyelim”
Sevgili yoldaşım, Ozan Meftuni Topçu böyle söylüyordu kasetindeki bir bestesinde. Ama birileri hala demokrasi deyip duruyor bozuk palk gibi. “Türkiye, Demokratik, sosyal bir hukuk devletidir” deniyor yasada. Hadibe. Gezdiğim 30′ a yakın ülkede görmesem belki inanırdım da…
Demokrasiye en yakın sistemi Küba’ da gördüm. Hala da direniyor kendi gücü olarnında!
Türkiye’ ye gelince; Osmanlı ve padişahlık.!
Yıkıldı mı? Evet. Devamında nasıl bir sitem geldi peki? “Osamnlı desem” Osmanlı küser. “Osmanlı değil” desem Atatürk kızar! Peki nedir bu yönetim, nasıl bir yönetim? Bilsem söyleyeceğim ama adını daha kimse bilmiyor aslında.
İşte sancıda burada başlıyor ya!
Osmanlı yıkıldı. Yıkılmadan önce son bir görev yaptı elbette. Kendisinde kurtaracak konumda değildi, kurtarmaya kalksa da hepden kayıp edeceğini biliyordu.
Çağırdı en sadık komutanı Mustafa Keaml’ i.
Gemiyi hazırladı, parayı verdi, “Anadoluda başkaldırı var git onları sustur ve nedir bir dinle” (Parola gibi bir şey) deyip, Mustafa Kemali’ i Anadoluya yolladı. 19 Mayısta, Mustafa Kemal, samsundan Günseş oldu doğdu…
Donanımlı bir gemiydi aslında. Kadroları kimdi peki?
İsmet İnönü, Kazım karabekir, Rauf orbay, Çerkes Ethem gibi üst düzey askeri subay ve generallerden oluşan güçlü ve deneyimli savaş kadrosundan olan insanlardı. Mustafa Kemal harici gemide olmasada onlar, kadroda görev alacakları kesindi. Sunuç mu? Herkesin bildiği, kurtuluş savaşınin sonucun da olan bir Türkiye Cumhuriyeti oldu.
Güzel. Kısmen de bazı yaslar getirdi. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı, Laiklik, Dil ve geyim devrimleri.
Bunlar olması gereken değişikliklerdi vede öyle oldu. Yoksa, Osmanlının devamı olduğuna kimse inanmazdı.
İşte; “Demokrasi dedikleri” el değilmeden iberettir. Osmanlıda Padihşahla yönetilirken dedelerimiz, Cumhuriyetle,
Osmanlının generallerinin yönetim biçimiydi. Sivil iradeyi, askeri idare devir almıştı. Aslında bir darbeydi.
İşte ondandır, Türkiye’ ye ne demokrasi gelmiştir, ne de, ne olduğuğu, nasıl bir sitem olduğunu kimse bilemedi ve halada bilemiyorlar.
Şimdi en büyük sancının gelip çakıştığı bir süreçteyiz. Ya geri padişahlığa döneceğiz, ya da HAYIR deyip, kendi yönetim şeklimizi belirlememiz gerekir.
Sevgilerle ve kolay gelsin, HAYIR gelsin.
31 Ocak 2017
Bektaş Tosun.
